Mehmet Kara’dan kulüplere uyarı: Transfer başarısı için psikolojik analiz şart
Türk futbolunda transfer süreçlerinin sadece istatistikler ve teknik tahlillere dayalı olmaması gerektiğini savunan Klinik Psikolog Mehmet Kara, “Transfer çalışmaları ruhsal boyutuyla da ele alınması gerekiyor, bu artık bir zorunluluktur” dedi.
Böyle bir tahlil ve dönüşümün sırf daha başarılı transferler yapılmasını değil, tıpkı vakitte futbolcuların en uygun versiyonlarına ulaşmalarını da sağlayacağını savunan Kara, konuşmalarını şöyle sürdürdü: “Profesyonel kulüpler, bilhassa büyük ekipler, psikoloji biliminin sunduğu bu avantajlardan yararlanmalı; alt kategorideki kadrolara öncü olmalı ve şimdiki bilimsel çalışmalardan faydalanarak ülke futbolunun gelişimine katkıda bulunmalıdır.
Bir spor sever ve futbol izleyicisi olarak, futbola olan ilgim ve bu alandaki gelişmelerin Türkiye’de sonlu kalmış olması dikkatimi çekti. Futbol sırf bir oyun değil, tıpkı vakitte ferdî ve kolektif psikolojinin alana yansımasıdır. Bu farkındalıkla, futbolcuların mental süreçlerini, ekip içi dinamikleri ve transfer siyasetlerinin ruhsal istikametini daha düzgün anlayabilmek ismine kapsamlı araştırmalar yaptım. Yaptığım araştırmaların ve saha içi gözlemlerimin bir sonucu olarak ortaya çıktı. Psikoloji ve futbolun kesişim noktasında daha fazla şuur oluşturulması gerektiğine inanıyor ve ülkemizde bu alanda yapılan çalışmaların gelişmesi gerektiğini düşünüyorum.”
Kulüplerin transfer süreçlerinde ruhsal tahlilleri bir standart haline getirmeleri gerektiğini lisana getiren Klinik Psikolog Mehmet Kara; “Bu çalışmalar Büyük maliyetli yanlış transferlerin önüne geçebilir ve kadro ahengini artırabilir. Aksi takdirde, büyük umutlarla alınan birçok oyuncu, yalnızca yanlış yönetilen ruhsal süreçler nedeniyle başarısızlıkla sonuçlanabilir” formunda konuştu.
BİR FUTBOLCU NEDEN BİR EKİPTE BAŞARISIZKEN ÖTEKİ BİR GRUPTA BAŞARILI OLUR?
Futbolun teknik ve fizikî yeteneklerin yanı sıra, ruhsal faktörlerin büyük ölçüde belirleyici olduğu bir spor kolu olduğuna işaret eden Mehmet Kara “Bazı futbolcular, bir grupta verimsiz yahut başarısız bir performans sergilerken, farklı bir gruba transfer olduklarında adeta tekrar doğarlar. Bu durumun gerisinde sırf taktiksel ahenk yahut fizikî gelişim değil, tıpkı vakitte futbolcunun ruhsal muhtaçlıklarının karşılanması, aidiyet hissinin sağlanması ve ferdi şemalarının olumlu formda aktive edilmesi yer alır.
Şema Terapi perspektifi, bireylerin çocukluk ve gençlik periyotlarında geliştirdikleri temel ruhsal kalıpların (şemaların), hayatlarının ilerleyen devirlerinde nasıl şekillendiğini ve münasebetlerini nasıl etkilediğini açıklar. Futbolcularda da bu şemalar, hem saha içindeki performansı hem de kadro içi ahengi direkt etkileyebilir” açıklamasında bulundu.
TEKNİK YÖNETİCİ – OYUNCU İLİŞKİSİ
Teknik Yöneticilerin değerli birer figür olduklarını söyleyen Kara, şöyle devam etti:
“Bir futbolcunun saha içi performansının ruhsal gereksinimlerinin ne kadar karşılandığı ile direkt temaslı olduğu artık birçok bilimsel araştırma tarafından desteklenmektedir. Teknik yöneticiler sadece taktiksel yönlendirme yapan bireyler değil, futbolcular için başkan, mentor ve ruhsal dayanak sağlayan figürlerdir. Şema Terapi perspektifinden bakıldığında, futbolcunun hangi ruhsal şemaları baskınsa, teknik yöneticinin onunla kurduğu bağlantı de ona nazaran şekillenmelidir. Kimi futbolcular, çocukluk devrinde gereğince takviye görmemiş, duygusal mahrumluk yaşamış olabilirler.
Bu futbolcular, alanda ve ekip içinde güçlü bir figüre bağlanma gereksinimi hissedebilir. Teknik yönetici şayet; futbolcuyla kişisel ilgileniyor, Onun duygusal gereksinimlerine hassaslık gösteriyor, tenkitlerini kırıcı değil, yapan bir halde sunuyor, futbolcuya sevildiğini, desteklendiğini hissettiriyor ise futbolcu kendini daha inançta hisseder ve performansı yükselir.”
GUARDIOLA, KLOOP, RONALDINHO, İBRAHİMOVİÇ…
“Pep Guardiola’nın birçok oyuncuyla özel ilgi kurması, Jürgen Klopp’un oyuncularını sevgi ve ilgiyle yönetmesi, futbolcuların performanslarını artıran ruhsal faktörlere örnek olarak gösterilebilir” diyen Kara tahlillerini şöyle sürdürdü: “Bazı futbolcular, baskı altında ve tenkide maruz kaldıklarında performanslarını kaybederken, eğlenceli ve rahat bir ortamda kendilerini çok daha âlâ gösterebilirler. Bu futbolcuların performanslarını yükseltmek için teknik yöneticilerin onlara saha içinde cümbüş, özgürlük ve rahatlama hissi vermesi gerekir. Ronaldinho üzere oyuncular, baskı yerine eğlenceli ortamda en âlâ performanslarını sergileyebilirler. Zlatan Ibrahimovic üzere karakterler, özgür bırakıldıklarında daha yüksek katkı sağlayabilirler. Şayet bir futbolcu; oyun içinde fazla düşünmeden içgüdüsel oynadığında daha başarılıysa, baskı altında telaş düzeyleri artıyorsa, grup arkadaşlarıyla düzgün bağlar geliştirdiğinde performansı yükseliyorsa, bu futbolcunun “Eğlenceli Çocuk” modunun aktive edilmesi gerekir. Teknik yönetici şayet, bu futbolcunun alanda özgürleşmesini ve oyundan keyif almasını sağlarsa, performansında büyük bir yükseliş gözlenebilir.”
TARAFTAR VE TOPLULUK İLE DUYGUSAL BAĞIN GÜCÜ , AİDİYET…
‘Futbolcularda en kıymetli ruhsal faktörlerden biri de, taraftarın ve kulüp kültürünün ona sunduğu aidiyet duygusudur’ diyen Klinik Psikolog Mehmet Kara,
bazı futbolcuların makul bir kulübe geldiklerinde adeta tekrar doğduklarına dikkat çekti. Kara şunları söyledi: “Taraftarın sevgisi ve topluluğun ona yaklaşımı onun temel ruhsal gereksinimlerini karşılamaktadır. Didier Drogba’nın Galatasaray’da gösterdiği performans, hem ekip içindeki sevgi hem de taraftarın ona verdiği büyük takviyeyle ilişkilendirilebilir. Fernando Torres, Chelsea’de zorluk yaşarken, Atletico Madrid’e döndüğünde eski günlerine dönebilmiştir. Mohamed Salah, Chelsea’de başarısız olmasına karşın, Liverpool’a geldiğinde çok daha başarılı olmuştur.
Bu futbolcuların muvaffakiyetlerini belirleyen faktörler ortasında, kendilerini topluluğun bir modülü olarak hissetmeleri ve taraftarın sevgisini hissetmeleri yer alır.
Eğer bir futbolcu; taraftarın ona duyduğu itimadı hissediyorsa, kulüp kültürüyle özdeşleşiyorsa, saha içinde daha fazla sorumluluk alma motivasyonu hissediyorsa, performansı büyük ölçüde artacaktır.”
‘PSİKOLOJİK FAKTÖRLER BAŞARIYI BELİRLER’
Mehmet Kara, bir futbolcunun bir grupta başarısız olup öteki bir kadroda başarılı olmasının yalnızca teknik ve taktiksel faktörlere bağlı olmadığını yaptığı çalışmaların sonucunda tahlil etti. Futbolun, mental süreçlerin alana en fazla yansıdığı spor kısımlarından biri olduğunu lisana getiren Kara “Futbolcuların şemaları, geçmiş tecrübeleri, duygusal gereksinimleri ve ruhsal gereksinimleri hakikat yönetildiğinde, tıpkı oyuncu apayrı bir grupta çok daha farklı bir kimliğe bürünebilir. Bu yüzden, kulüpler transfer süreçlerinde sırf istatistiklere ve fizikî yeterliliklere değil, futbolcuların ruhsal profillerine de yatırım yapmalıdır” diyerek kelamlarını tamamladı.
