MURAT ŞAHİN: MORAL İÇİN KIYMETLİ BİR PUAN

Karşılaşma sonrası düzenlenen basın toplantısında Hatayspor Teknik Yöneticisi Murat Şahin açıklamalarda bulundu. Birinci yarı oyuncularının harikaya yakın oyun oynadıklarını belirten Şahin, “Bana ‘bir puanı ister miydiniz?’ deseniz birinci yarı prestijiyle mutlu olmazdım lakin ikinci yarı penaltı golünden sonra natürel ki doğal olarak eski hastalıklar diyebiliriz; biraz ortaya çıktı. Fakat tekrar de kadronun maç boyunca uğraşından, isteğinden, isteğinden çok mutluyum. Aldığımız bir puan, moral motivasyon açısından bizim için değerliydi. İki gün içinde ne kadar tesir edebilirsek etmeye çalıştık. Oyuncularım da vakit zaman elinden geleni yaptılar” diye konuştu.

“Maç, maç gideceğiz”

Takım olarak eksiklikleri olduğunu söz eden Şahin, şöyle devam etti: “Bu maçta da biraz ortaya çıktı ancak bizim için kıymetli olan bundan sonraki süreçte bu puana gereksinimimiz vardı. Bundan sonra önümüzde Kasımpaşa deplasmanı ve içeride Antalya maçımız var. Bu iki maç çok değerli. Maç, maç gideceğiz. Lakin her maç üç puana gereksinimimiz var. Galatasaray esasen gücünü biliyorsunuz. Ligin en yeterli ekiplerinden biri lakin bu halde puan alabilirsiniz. Onu da bugün başardık. Daha çok yolumuz var. Bu savaşın içinde olmak için daha çok uğraş etmemiz lazım, eksiklerimizi daha çok gidermemiz lazım. Vaktimiz var. Kasımpaşa maçı pazartesi. O vakte kadar hem kendi analizimizi hem rakip analizimizi yapıp bundan sonraki her maça 3 puan için çıkacağız. Bunu alacak gücümüz olduğunu oyuncularım bugün bana gösterdi. Bu onların ne yapabileceğini, neleri isteyebileceklerini bana gösterdi. Bu benim adıma sevindirici. Biz buraya bu gayretin içine oyuncu grubumu sokmak için geldik. İnşallah da başaracağız.”

OKAN BURUK: BİR YERDE YANILGI YAPACAKTIK

Karşılama sonrası düzenlenen basın toplantısında Galatasaray Teknik Yöneticisi Okan Buruk, açıklamalarda bulundu. Buruk, “Bugün birinci yarıya baktığımızda rakibin topun ardına geçtiği, bizim üretmekte daha zorlandığımız, pas suratını uygun yapmadığımız bir birinci yarı. Tahminen boşa geçirdiğimiz bir 45 dakika diyebilirim. Burada natürel ki bir duran top, duran toptan yediğimiz bir sürpriz gol, birinci yarıyı 1-0 geride bitirmemize neden oldu. İkinci yarı hem değişiklikler hem de biraz daha oyun içerisine girmek, gol atmak, goller bulmak isteği vardı. Bunu net bir formda alana koyduk. Çok güzel bir ikinci yarı oynadık aslında. Çok fazla durum ürettik, gol attık, gol konumlarına girdik. Çok net goller kaçırdık. Maçın sonunda da baktığımızda kazanamadığımız bir müsabaka oldu” diye konuştu.

“Avantajımızı sürdürmek istiyoruz”Kazanamadıkları için çok üzgün olduklarını söz eden Buruk, kelamlarını şöyle sürdürdü:”Ben Hatayspor’u da uğraşından ötürü tebrik etmek istiyorum. Oyun içerisinde daha güzelini yapabilirdik. Daha güzelini yapmamız gerekiyordu. Fakat dediğim üzere yani üretkenlik de yaptık fakat kaçırdığımız goller ve makus verdiğimiz kararlar sonrası bilhassa daha yeterli bir formda, yani maçın sonlarına hakikat da tekrar daha çok net duruma girebilirdik ancak maalesef bu net durumlara da giremedik. Bilhassa ikinci yarı çok yanlışsız bir biçimde gayret ettik, hakikat bir oyun oynadık. Ancak atamadık. Bu manada da doğal ki üzgünüz. Avantajımız var, avantajlıyız. Bu avantajı sürdürmek istiyoruz. Bir yerde yanılgı yapacaktık, burada yanılgı yaptık. Bu da bize büyük bir ders olarak başımıza geçecek doğal ki ancak dediğim üzere istek, dilek, konsantrasyon, 4 gün sonra oynayacağımız bir Avrupa kupası maçı var. Burada çok daha düzgün bir halde alana çıkıp, bu birlikteliğimizi göstermemiz gerekiyor. Ben başta söylediğim üzere Hatayspor’u ve Murat Hocayı tebrik etmek istiyorum çabalarından ötürü.”

Trendyol Üstün Lig’in 20. haftasının açılış maçında Galatasaray’ın deplasmanda Hatayspor’la 1-1 berabere kaldığı spor muharrirleri sizler için kıymetlendirdi.

Kaybedilen 2 puan aranabilir – TUNÇ KAYACI / FANATİK

Galatasaray, Mersin’de ders niteliğinde bir birinci yarı yaşadı Hatayspor karşısında. Bu fikrim soyunma odasına 1-0 yenik gitttiği için değil ortaya koyduğu daha doğrusu koyamadığı oyun için. Dar kadroyu transfer yasaklı Hatayspor’un yapabileceği tesirli baskı ile oyun kurdurmamak ve seni uzun topa zorlamaktı. Hakikaten bu taktik birinci yarıda tuttu ve bir duran topla da şaşkın Galatasaray defansının bakışları ortasında öne geçmesini bildi Hatayspor. Olağan ki değerli net diyebileceğimiz az sayıda da olsa gol konumları vardı lakin gerçek şu ki temposu düşük ve yorgun görünümlü bir Galatasaray izledik birinci 45 dakikada. Aslında imaj orta transfer devrinde transfere muhtaçlık var bildirisiydi bu oyun. İkinci yarıya iki radikal değişiklikle çıkan Galatasaray gerçek temposunu ve oyun üstünlüğünü yakalayınca tek kale bir maç izledik. Lakin dün geceye şanssız mı yoksa maharetsiz mi diyelim Barış Alper dalgasının vurdu. Sarı Kırmızılı takımın yıldızı inanılmaz konumlarda o denli goller kaçırdı ki saç baş yoldurttu. Doğal ki beraberliği erken yakalamış bir Galatasaray ikinci golü bulmada gecikince Hatayspor direnç kazandı beraberliği korumak için.

Transfer bildirisi alınmıştır…

Açıkçası zayıf görünen rakipler karşısında argümanlı gruplar konsantre sorunu yaşar ancak kalite zoru bozar. Galatasaray, Hatayspor karşısında kaliteli ayaklara sahip bir grup olarak son vuruşlarda kalitesini ortaya koymakta düzgün değildi… Bilhassa oyuna giren diğer Kerem Demirbay olmak üzere hiçbir katkı verememiş, ne kadar güçsüz bir kulübesi olduğunu ispatıdır. Umarım dönem sonunda bu kaybedilen iki puanı aramaz Okan Buruk. Alışılmış ki bu sonuçtan bir manada idarede transfer konusunda iletisi almıştır.

Var bir Hikmet Çinçin! – OĞUZ DİZER / FANATİK

Hatay büyük felaketi yaşadığında, Hikmet Çinçin ile irtibat kurdum. Konuşmamız esnasında ‘ne olursa olsun, ben buradan asla ayrılamam’ dedi ve kararlı söylemi zihnimden zerre silinmedi. Hatay’ın yiğit evladı artık Hatayspor kulüp lideri. Vatan aşkı, sabır, vefa ve kentine sevda azminde var bir hikmet, Hikmet Çinçin. Kolaylıklar muvaffakiyetler diliyorum güç uğraşında. Sana da ‘bravo’ diyorum, bay Hacıosmanoğlu! Galatasaray’a kurulan mandepsilerin bu kadar şeriki olacağın akla gelmezdi. Becerdin. Becerdin de nereye kadar sanki? Bakacağız! Belçikalı VAR hakemine de, bir sor hele. Hatayspor savunmacısını ahtapot mu zannetti ve elle oynamasına ses etmedi. Ahtapotlara her şey özgür ya! Hele hele penaltı! Düdüğünü nasıl çalmazsın, gözünün önündeki konuma eeeey düdük? Geleceğinden çok umutluydum fakat çabuk ve erken küflenmişsin. Yazık.

Alayı kusurlu

Galatasaray yediği golde duruş, tayming, sezi, adam paylaşımı aklınıza gelen ne kadar yanılgı varsa alayını yaptı. İkinci yarı farklı bir kimlikle alana çıkan konuk karşısında da, bu defa Bekaj şahlandı. Neler kurtardı neler? Kuş gribi hadisesinden farksız halde sallanan Hatayspor’a ne çeşit kuş ilacı böylesi olumlu etki etti diriltti? Merak ettim valla! Sonuç 1-1, var bir Hikmet Çinçin, her müsabakanda sürer, dilerim sevincin. Sen de demeç, bildiri işini bırak, bilhassa orta alana bir deva bulmaya bak Galatasaray İdaresi e mi?

Galatasaray’a müstehak – HAMİT TURHAN / FANATİK

Tamam, bir lig yarışında sekiz puan önemli bir farktır. Fakat böylesi bir fark da o derece ciddiyet gerektirir! Bilhassa de daha ligin yarısındaysanız ve size karşı örgütlenmiş çok kıymetli futbol kurumları ile saha içi, saha dışı tertipler varsa… Bu, genel bir panorama benim açımdan. Bunu dün geceki Hatay maçında bir defa daha gördük. Verilmeyen net bir penaltı ile santimlerle iptal edilen Galatasaray golünde…İcardi ve Sara’sız çok zorTabii, bir de işin teknik istikameti var. Grubun bir numaralı futbol aklı İcardi’nin dönemi kapadığı, bir başka futbol aklı, aslında sistemin ana komuta merkezi Sara’nın da olmadığı bir maçta ciddiyetini asla kaybetmeyeceksin! Galatasaray dün gece ligin küme düşmeye namzet gruplarından biri olan Hatayspor karşısında kendisine yakışmayacak formda ciddiyetten ve konsantrasyondan uzaktı. Özellikle birinci yarıda… Başta savunma sınırında yer alan oyuncular olmak üzere ekibin neredeyse yarısı, biz bu maçı nasılsa bir biçimde alırız havasındaydılar. Buna, bu dönem kalesine gelen her üç toptan birini içeri alan Muslera da dahil! Lakin 90 dakika sonunda hepsi havasını aldı!İlk yarılar heba ediliyorFutbol latifeye gelmez. Tarihte çok örnekleri var. Hele karşında pes etmemiş, sonuna kadar çaba eden bir grup varsa… Sen de o ekibe tıpkı formda karşılık vereceksin. Ancak yalnızca ikinci yarı değil! Son vakitlerde Galatasaray’ın birinci yarılarını heba ettiği maç sayısı bir epey artıyor. Bu, yalnızca bu döneme has bir durum da değil aslında. Fakat bu dönem arttı buna misal maçlar. Okan Buruk sık sık, “Maç maç gidiyoruz, bizim için en değerli maç, önümüzdeki maç,” minvalinde açıklamalar yapıyor. Lakin, pratikte durumun bu türlü olmadığını görüyoruz. Birtakım maçlara kadronun teknik ve taktik olarak âlâ hazırlanmadığı görülüyor. Bunda teknik heyetin bir modülü olan tahlil kümesinin mu hissesi var, yoksa karar merciinde yer alan, başta Okan Buruk olmak üzere antrenörlerin mi bilinmez. Maçların ikinci yarısında yapılan müdahalelere bakılacak olursa, güya birincisinin kabahati daha büyük gibi!

Efe Akman’la kaybetseydin!Tabii bir de saha içi dağınıklığı mevcut. Torreria-Berkan ikilisinden oluşan orta alandan bir yaratıcılık çıkmayacağı aşikardı. Burada Okan Buruk’a tenkit getirilmesi bence çok büyük haksızlık olur. Çünkü, Galatasaray’ı başında bitirdiği her halinden muhakkak olan Kerem Demirbay’ın geçen haftaki ve dün gecenin ikinci yarısındaki performansını görünce keşke 18’lik Efe Akman olsaydı da onunla puan kaybetseydi kadro diye düşünen birçok Galatasaray taraftar vardır, eminim!Kulübe Hatay kadar güçlü değil!Galatasaray’ın puan kaybı illaki olacaktı! Bu, aslında Galatasaraylı herkes için beklenen bir durumdu. Çünkü, Göztepe ve Başakşehir maçlarında da âlâ oynamamıştı ekip ve tabiri caizse çekirge iki kere sıçramıştı. Sonrası malum; üçüncü kere sıçrayamadı! Temelinde, bu sonucu hak etti Sarı-Kırmızılı ekip: Zira, son birkaç haftadır kendisine yakışan yeterli ve dominant bir futbol oynamıyordu. Zira, bu ekibin kulübesi Hatayspor kadar bile güçlü değil! Her Galatasaraylı taraftarın malumu olmak üzere kulübe çok zayıf. Benim çok şey beklediğim lakin hayal kırıklığına uğradığım Sallai dahil olmak üzere Kerem Demirbay, Yusuf Demir, Jelert ve hatta Batshuayi bu kadronun yedekleri olmamalı. Bu ortada dün geceki Berkan’a da kimse haksızlık yapmasın, kadrosunun en âlâ oyuncularından biriydi.

Fırsat transferi safsatalığı!Çünkü, bu ekibin eksikleri dönem başından beri kabak üzere ortadayken idare hala orta transfer devri başlamasına karşın en ufak bir aksiyonda bulunmuyor, fırsat transferi üzere safsatalarla seyirciyi oyalıyor. Zira, bu dönemin en efektif oyuncuları olmalarına karşın Barış Alper ve Yunus’un mental ve devamlılık olarak sıradan bir Premier League topçusu kadar kâfi olduğuna teknik heyet bile inanmıyor. Taraftarlar da o denli… Dün geceki final paslarında ve durum tercihlerinde herkes gördü esasen bunu. Kâfi olsalar Mikautadze üzere onların bir level üstündeki oyuncu için 20 Milyon Euro üzerine çıkmaz bu kulüp! Bu, aslında önemli bir paradoks Galatasaray için.Batshuayi Lunapark penaltıcısı!Çünkü, Osimhen üzere bir santraforun varken onu ceza alanında gerçek vakitte, gerçek konumda topla buluşturamayan bir futbol aklın yok şu anda; Sara’nın yokluğunda buna Mertens de dahil! Misal; Tadiç Galatasaray’da olsa Osimhen’in ağzına atardı o topları, Nijeryalı da kale içine!.. Bir puan kaybedilen bir Hatay maçına bu kadar tenkit yazılır mı, diye düşünüyorsanız, benim eleştirim yalnızca Hatay maçı değil elbette. Hatay maçı bir sonuçtur. Birkaç haftadır Galatasaray açısından yeterli gitmiyor işler. Oyuncu kalitesi olarak en büyük rakibi Fenerbahçe’nin gerisinde bana nazaran. Kulübesi hayli zayıf. Skor olarak en yararlı olan oyuncu Batshuayi’nin Lunapark penaltıcısı üzere takıldığı bir ekipten hayır gelmez.En az üç tane âlâ transfer lazımŞu 15-20 günlük orta transfer periyodunda bu grubun çok kaliteli bir forvet, bir orta saha ve bir savunma oyuncusuna gereksinimi var. Bu muhtaçlıkları gideremezse Galatasaray, 25. şampiyonluk ve 5. yıldız hayal olur. Son olarak, bu sıradan bir lig karşılaşması. Kazanırsın, kaybedersin. Kaybedersen telafisi olur. Ancak kaybedilen sıhhatin bir telafisi yoktur. Bu vesileyle, ameliyat olan Sayın Başkan Dursun Özbek’e acil şifalar diliyorum ve en kısa vakitte sağlıklı bir biçimde tekrar kulübünün başına geçmesini diliyorum. Geçmiş olsun Sayın Başkan Özbek’e…

Bazen çeviremezsin – SERKAN AKÇAN / FANATİK

Galatasaray, Okan Buruk’un misyon müddeti içerisinde en çok gol attığı birinci yarıyı geride bırakmış olmasına karşın daha az topla oynayıp, daha az pas yapıyor, daha uzun metrajda paslarla çıkıyor. Bu dönem değişen oyun yapısı gereği Galatasaray kalesinde daha çok gol görüyor. İşte tam da burada savunma sınırının performansı öne çıkıyor. Öncelikle Muslera, eski Muslera değil. Bırakın maçı dönem kazandırdığı periyotları vardı Uruguaylı kalecinin. Fakat bu sezonki performansı Muslera için mesleğindeki en vasatlarından biri. Okan Buruk, geldiği günden bu yana aradığı sol beki bulamamışken, Sacha Boey gittiğinden beri de ülkü sağ bekine kavuşabilmiş değil. Şayet dörtlü oynayacaksa Kaan’ın atılım zamanlamaları, Jakobs’un da atak kalitesi Okan Buruk’un başına büyük işler açıyor.

Sıfır isabet

Kerem Demirbay, geçen hafta Başakşehir maçına 11 başlayıp feci bir performans gösterdikten sonra bu hafta Mersin’de kulübede oturdu. Sara varken oturmaya fazlaca alışmış olmalı ki, Okan Buruk Hatay’da da Kerem’i yedek bırakıp Berkan’la başladı. Ancak birinci yarıda Galatasaray savunmasında Abdülkerim’den Kaan’a kadar herkes o kadar makus oynadı, Okan Buruk için devre ortası düdüğü can kurtarıcı oldu. Dönüşte Abdülkerim ile Kaan’ı çıkarıp Berkan’ı stopere çekti, Kerem’i de merkeze aldı. Böylece savunmadan az pas kusuruyla top çıkarabildiler. Galatasaray, Osimhen’in penaltı golünden sonra baskıyı o kadar arttırdı ki, 80. dakikaya gelindiğinde rakip kaleye tam 14 şut çekmişti. Lakin sorun bu şutların 5’ini Barış Alper’in çekmesi ve sıfır isabetle oynamasıydı. Galatasaray dün maçı çeviremediyse sanırım bunda Barış Alper’in kaçırdığı net durumların rolü büyüktü.

Penaltıyı es geçtiler – DENİZ ÇOBAN / FANATİK

Rahat geçmesi beklenen maç, beklenenin dışında hakem açısından hayli sıkıntı geçti. Aşikâr ki Cihan Aydın maçın bu formda şiddetli geçeceğine kendisini hazırlamamış. Hakemin kart ve faul yanılgıları oldu. Calvo üç kere sarı kartı hak ettiği halde maçı kartsız tamamladı. Maçta hakemin çok kritik iki kararı vardı. 33. dakikada, Kilama topun önüne kendini siper ederek atladı. Bu sırada bedeninden seken top yükselirken, Kilama ikinci bir “ekstra” hareket yaparak topu eliyle oynadı. Bu çok açık bir ihlaldi ve penaltı kararı gerekirdi. Ekstra hareketi yapmadan doğal pozisyonda bulunan eline top istemsiz dokunsaydı o vakit penaltıdan kelam edemezdik. VAR da bu durumda müdahalede bulunmalıydı.

Hakemin takdiri olmalıydı

54. dakikada Mertens yerde kalınca hakem maçı devam ettirdi fakat VAR müdahalesiyle penaltı kararı verdi. Cemali ve Mertens ortasında dizden bir kontak var. Mertens bu temasla düşer mi, düşmez mi, bunun hakem takdirinde olması gerekirdi. Penaltıya itiraz edemem lakin bu konum bana nazaran VAR’ın müdahale edeceği bir durum değildi. Yabancı VAR uygulaması birinci maçta bence beklentiyi karşılayamadı.

Sadece bedenen alandaydılar – BURAK ÖZDEMİR / FANATİK

Galatasaray kâğıt üzerinde kolay gözüken deplasmanda Hatayspor ile 1-1 berabere kalarak iki puan kaybetti. Kâğıt üzerinde çok kolay gözüken maçlar her vakit daha tehlikelidir. Galatasaray da dün akşam bunu yaşadı.BU KADAR LAUBALİLİK FAZLAGalatasaraylı oyuncular dün akşam adeta gol kaçırma yarışına girdi. Hamle oyuncularının tamamının başı maçta değil üzereydi. O kadar laubalilik vardı ki ceza alanını bırakın altı pasın içinden bile tekraren gol kaçırıldı. Bilhassa bu mevzuda Barış Alper’e parantez açmak lazım. Galatasaray mesleğinin en makûs performansını gösterdi. Kaçırdığı gollere sayfalarca yazı yazılır, fakat karşı karşıya durumda pas vermeye çalışması daha da makûs olandı. O duruma gelmeden evvel oyundan alınmalıydı.

GOL YEME HASTALIĞI KRONİKLEŞTİ

Galatasaray her ne kadar lig önderi de olsa hamlede çok efektif de olsa savunmada çok meseleler yaşıyor. Muslera bu dönem adeta ekibi 11’e tamamlamak dışında saha içerisinde bir varlık göstermiyor. Muhteşem Lig’de şampiyonluk Avrupa Ligi’nde finali hedefleyen ekip bu kadar kolay gol yememeli. Bilhassa Avrupa Ligi’nde, bu kadar kolay gol yiyen grubu ilerleyen tiplerde dağıtırlar. Galatasaray idaresi dönem başında takım genişliği için yapmadığı atılımları bir an evvel yapması lazım. Daha vakit var diyerek hareket edilirse iş işten geçmiş olabilir.

Tek devre yetmedi – METİN KARABAŞ / FANATİK

Ligin doruğunda bulunan Galatasaray, düşme çizgisinden kurtulmaya çalışan Hatayspor ile Mersin’de karşı karşıya geldi. SarıKırmızılılar’da sakatlığı bulunan Sara’nın yerine Berkan forma talihi buldu. Galatasaray maçın birinci tehlikeli durumunu 9. dakikada Berkan’la değerlendiremedi. 15’te Torreira vurdu, yan direkten döndü. 28. dakikada Galatasaray savunmasının uzaklaştıramadığı topu Cemali tamamladı, ekibini öne geçirdi: 1-0. Birinci 45 dakika boyunca bir varlık gösteremeyen Okan Buruk ve öğrencileri, soyunma odasına 1-0 yenik giderken, alandaki futbol telaş vericiydi.

Bitiremediler

Okan Buruk ikinci yarıya Kaan ve Abdülkerim’i kenara alarak, Sallai ile Kerem’i alana sürerek başladı. Galatasaray ceza alanında Mertens’e yapılan müdahale sonrası penaltı kazandı. 56’da atışı kullanan Osimhen, topu ağlara gönderdi: 1-1. Okan Buruk’un kadrosu bu golden sonra baskısını artırdı. Evvel 64’te Osimhen, sonra 65’te Barış Alper’le net konumlardan yararlanamadı. 72’de ise Mertens ekibini öne geçirme fırsatını kullanamadı. Galatasaray ikinci yarıda gerçek kimliğine dönse de bitiricilik konusunda bekleneni veremedi. Sarı Kırmızılılar alandan 1-1’lik beraberlikle ayrılırken, birinci 45 dakikadaki ciddiyetsizliğinin bedelini, 2 puan kaybederek ödedi.